Genç Yusuke Urameshi’nin hayatı, Japonya’nın kalabalık sokaklarında, sıradan bir genç için tipik bir seyirde ilerliyordu. Ancak, bir gün yaşadığı olay, onu tümüyle değiştirdi. Sokakta yürürken, bir arabanın bir çocuğa doğru hızla ilerlediğini fark etti. Düşünmeden kendini çocuğun önüne attı. Bu kahramanca eylemiyle çocuğun hayatını kurtarmış olabilir ama kendisi trajik bir şekilde hayatını kaybetti. Ancak, ölümün ardından beklenmedik bir gerçekle yüzleşti. Henüz yaşamı sona ermemişti. Öte dünyada, ruhlar aleminde bir varlık olarak varlığını sürdürmesi gerekiyordu. Bu kararla birlikte, ona bir şans verildi: Yeraltı dünyasında bir dedektif olarak görev almak ve doğaüstü olayları çözmek. Artık, Yusuke ölüm sonrası yaşamında, insanların göremediği ancak doğaüstü varlıkların etkin olduğu bir dünyada hizmet etmek üzere atanmış bir dedektifti. Bu yeni rolü, ona insanüstü güçler kazandırdı ve onu sıradan bir gençten çok daha fazlası haline getirdi. İblisler, ruhlar, hayaletler ve diğer doğaüstü varlıklarla dolu bu dünyada, Yusuke’nin karşılaştığı zorluklar hiç de az değildi. Ancak, cesareti, azmi ve adalet duygusu, her seferinde başarıya ulaşmasını sağladı. Her yeni olay ve macera, onun iç dünyasında derin bir dönüşümü tetikledi ve onu daha güçlü, daha bilge ve daha olgun biri haline getirdi.