Polonya’nın tarihi köylerinden birinde, 19. ve 20. yüzyılın çalkantılı dönemlerinde, genç bir köylü kızı olan Jagna’nın hayatı aniden ve köklü bir şekilde değişir. Küçük oğlu Antek ile huzurlu bir yaşam süren Jagna, köyün yaşlı ve zengin çiftçisi Maciej’in zorla evlendirilme teklifini alır. Bu evlilik, Jagna’nın kişisel özgürlüğünü ve köydeki konumunu tehdit ederken, köy halkının öfke ve kıskançlık dolu bakışlarıyla çevrili bir yaşam sürmesine neden olur. Geleneklerin ve önyargıların etkisi altında sıkışan Jagna, hem özgürlüğünü hem de tarım işlerini sürdürmek için amansız bir mücadeleye girer. Jagna’nın içsel gücünü bulma ve kendi yolunu çizme çabası, köyün dar görüşlülüğüne karşı direnmeye çalışırken, onun kişisel ve toplumsal sınırlarını test eder. Bu süreç, Jagna’nın karakterinin ve yaşamının derin bir testine dönüşürken, köydeki sosyal yapının da değişmesine neden olur.