Gazetecilik bölümü öğrencileri, 2009 yılında gün yüzüne çıkan kasetin izini sürmek için adeta bir yolculuğa çıkmışlardı. Mustafa ve Feride’nin ölümü, sadece bir trajedi değil, aynı zamanda bir sırdı. Olayın perde arkasındaki gerçekleri gün yüzüne çıkarmak için ellerinden geleni yapıyorlardı. Yola çıktıklarında, bilmedikleri bir maceraya atılmışlardı ve bu macerada karanlık sırların peşine düşmüşlerdi. Yurtiçi ve yurtdışı ziyaretlerinin ardından Sivas’a varınca, içlerinde bir korku ve endişe hüküm sürmüştü. Ancak, bu duyguları bir kenara bırakıp, gerçeklerle yüzleşmeye kararlıydılar. Sivas’a vardıklarında, cinlerin varlığına inanmak kolay değildi, ancak deliller onları bu yöne doğru sürüklüyordu. Kameralarını hazırlayıp, gerçeklerle yüzleşmek için adım attıklarında, bilmedikleri bir gerçeklikle karşılaşacaklardı. Ancak, bu gerçeklikle yüzleştikçe, asıl gerçekliğin ne olduğunu sorgulamaya başladılar.