Iris, geçmişin karmaşasından uzaklaşmak ve huzuru bulmak için Big Sur Eyalet Parkı’na doğru yol alır. Bu sessiz ve büyüleyici doğada, ruhunu dinlendirmeyi ve yeni bir başlangıç yapmayı ummaktadır. Ancak bu sakin kaçış, aniden karşısına çıkan bir adamın müdahalesiyle tehdit altına girer. Adam, kararlılıkla ona yaklaşırken elindeki iğneyi bir çırpıda Iris’in bedenine saplar. İçindeki felç edici madde, Iris’in vücudunu sarmalamaya başlarken, bu adamın aslında Kaliforniya’nın en kötü şöhretli seri katili olduğunu anlaması zor olmaz. Şimdi, Iris’in sadece yirmi dakikası vardır; bu süre içinde kaçmak ve bu tehlikeli katilden kurtulmak için elinden geleni yapmalıdır. Ancak, kaçış planları yalnızca fiziksel becerisiyle değil, aynı zamanda zihinsel dayanıklılığıyla da sınanacaktır. Bu kaçış, onun geçmişiyle yüzleşmesini gerektirecek ve hayatta kalma arzusu, onu beklenmedik bir yola sürükleyecektir.